Ali Akçakaya
  • anasayfa
  • Kül
  • tez çalışmam
  • iletiş – contact
  • Click to open the search input field Click to open the search input field Ara
  • Menu Menu

DERSİMİZ AŞK ÇÜNKÜ, SÖYLEMİŞTİM

30 Mayıs 2010/in Edebiyat Seçkisi, Seçme Şiirler/tarafından Ali Akcakaya

Dersimiz Aşk, konular Haydutluk ve Sarışınlık
Şimdi şurdan koşsam Akdeniz’e çıkarım
Yörükler ve Develer arasından geçerim
Üzüm incir ve tütün, üzüm incir ve tütün
Dersimiz Aşk çünkü, söylemiştim
Oturur bir Güneşle sigaramı yakarım Devamını Oku

Amr Diab’dan Tamally Maak

28 Mayıs 2010/in Video Klipler/tarafından Ali Akcakaya

27 MAYIS DARBESİ GAZETE MANŞETLERİ

25 Mayıs 2010/in Seçme Bilimsel Yazılar/tarafından Ali Akcakaya

Samet Coşgun – Ali Akçakaya

ALEVİ AÇILIMININ AÇMAZLARI -I-

24 Mayıs 2010/in Düşünce Yazıları, Seçme Bilimsel Yazılar/tarafından Ali Akcakaya

Sosyolog, Marmara Üniversitesi 
Abdülkadir Yeler

Köyden Kente Göçler ve Kurumsallaşmaya Giden Süreç

Türkiye’de  son birkaç yılda gündemi işgal eden konulara bakıldığında, demokrasinin cumhuriyet tarihinde belki de ilk kez böylesine kapsamlı ve derinlemesine hesaba çekildiğini görüyoruz. Genel anlamda “demokratikleşme” olarak ifade edilen bu süreçte etnik, kültürel veya dini açılardan azınlık psikolojisine sahip olan gruplar üzerine bir takım politikalar üretiliyor. Kamuoyunda “açılım” olarak adlandırılan bu politikalar, bir anlamda onların mağduriyetinin giderilmesini ve bu ülkenin vatandaşı olan her bireyin bu bilince ve aidiyet duygusuna ulaşmasını, daha özet bir ifadeyle, bütün farklı renklerin ahenkle bir araya gelip bütünü oluşturduğu bir toplumsal yapının teşekkülünü hedefliyor.

Bu politikalar içerisinde şüphesiz ki hem muhatap alınacak kitlenin nüfus oranı bakımından hem de çözüme giden yolların karmaşıklığı bakımından Kürt açılımı (demokratik açılım) ve Alevi açılımı gerektirdiği hassasiyet bakımından ön plana çıkıyor. Devamını Oku

Ömer’in Yüzünde Ölümü Gördüm

24 Mayıs 2010/1 Yorum/in Edebiyat Seçkisi, Seçme Şiirler/tarafından Ali Akcakaya

Ömer’in yüzünde ölümü gördüm
Herşeyi hiçleyen derin bir kuyu
Ankebut sabrıyla bir kefen ördüm
Yenmek için içimdeki korkuyu

Ömer’in hasreti sakin bir mekân
Ürkütmeyen bir diyârın arzusu
Nasıl sükûn bulmuş o delişmen kan
Yorulup, durulmuş kök söktüren su

Ömer Ömer değil, Ömer ben oldu
Kendimi seyrettim o uçurumda
Ne olduysa eşya uyurken oldu
Artık şebnem açmaz bu kızgın kumda

Ömer bir mağara, Ömer bir çığlık
Yankısı dolanır körpe yüzlerde
Büyük endişeyi gizleyen sığlık
Hikâyemiz mahzun kalır cüzlerde

Ömer kalbi kırık bir yılkı atı
Hülyasını, rüyasını yel almış
Ömer ki, sırtında taşır sıratı
Yaşamaktan, var olmaktan usanmış

Ömer’in ışığı söndü sönecek
Hüzünlü bir ilticadır son satır
Ömer bir kuşlukta yine dönecek
“Güneş yalnız dirileri ısıtır!”

Ömer’in elinde sırlı bir ayna
Aynada yılların puslu sureti
Esenlik ol ateş, su artık kayna
Ömer şimdi terke hazır gurbeti!

Olcay Yazıcı

22 / 35«‹2021222324›»

Kategoriler

  • Düşünce Yazıları
  • Edebiyat Seçkisi
  • Fotoğraflar
  • Seçme Bilimsel Yazılar
  • Seçme Denemeler
  • Seçme Öyküler
  • Seçme Şiirler
  • Video Klipler

Etiketler

Abdülkadir Yeler Ali Akçakaya anlam Asaf Halet Çelebi Atilla İlhan Behçet Aysan Cahit Zarifoğlu Caner Taslaman Can Yücel Celal Sılay Cemal Süreya E. A. Rauter Edip Cansever Enis Batur Erci Hoffer Erdem Beyazıt Ergin Günçe Farid Farjad Gazetecilik J.L.Servan Schreiber John Tomlinson Kaos Teorisi Levni Mehmet Akif Mevlana Murat Menteş Nazım Hikmet Necip Fazıl Kısakürek Neyzen Teyfik Oktay Rifat Olcay Yazıcı Onat Kutlar Pablo Neruda Rainer Maria Rilke Rudyard Kipling Savina Yannatou Tamer Sağır Timbaland Ziyad Marar İlhan Berk İsmail Tokalat İsmail Uyaroğlu İsmet Özel Şeyh Galip Şükrü Erbaş
:: Ali Akçakaya
  • Link to Rss this site
  • anasayfa
  • Kül
  • tez çalışmam
  • iletiş – contact
Scroll to top Scroll to top Scroll to top