Hoşt De
Kendi içinde bir yere sıkışır kalırsın. Alınan her karar yanılgı gibi gelir. Boğar, yorar, hırpalar ama sabretmesini de öğretir sana. Beklemeden, ummadan yaşamasını… O içteki yerde, o insanı alt üst edip de var ol diye haykıran. Ki hep o izbede, yok oluş içinde, yüzüstü, kıskıvrak ve suçüstü.
Ah o karamsar çehre, seni çağıran o ses ve yankı ama prangalarını unutma sakın, katilini çok bekletme. En güzel elbiseni giy, o kokundan sür, bahar gelsin boynuna. Alınında eskimiş bir dudağın taze öpücüğü. Karanfil kokan nefesi alınyazının, merhametimin. Soğumuş sancısı karşısında intikamın, en sevdiğine. Hep kazanmış sayıldın değil mi ama hükmendi hepsi. Zafer şarkılarında kahır notaları, yorar seni tiz çıkılan yokuşlar, boğazına bir düğüm daha atar. Karşı yakaya geçerken bir akşam üstü, çıkıp kendinden ona iltica etmelerin, her şeyinle soyunuk, boynu bükük çocuk.
Parklarda oynayacak yaşı geçeli çok oldu, öyle mi! Bir parça da geç kaldık sanki. Herkes, her şey küçülmüş, evler, ağaçlar ve sen. Kim olduğunuzu bilmiyorum derken, hangi kitap beni sana anlatabilir ki, hangi fırça darbesi resmedebilir söyle. Yoldan geçen ışıklardan topla, yüzüme vur, kan ter içinde oluşumu seyret, içimden gel bana, çok bekletme.
Sonra, sonrası da var de bana. Bitmedi de, bitmedi ki bir daha baştan başlasın bu hikaye. Harflerden ayetler nakş et, kutsal kelamlar fısılda bana, seni inandır, sana döndür yüzümü, aşk de ve gevrek kahkalarımın göğe yükselişini izle, başını yasla sonuma. Ellerini avuçlarıma göm, dualarımız iç içe girsin, kiminki kabul oldu kimseler bilmesin.
Tılsımlı dilin avurtlarına çarptıkça nameler saf tutsun ay ışığının huzurunda. Parmağını ay’a doğru uzat ve bir kesik atar gibi aşağı doğru indir o güzel parmağını. Yaratıcıların son sözü sana versin, yaramazlık yapanları yaz kutsal kara tahtaya. Hepsi tek ayak beklesin cennetin kapısında, hepsine oh olsun.
Kendi kendine hapsolduğun gelsin bir ara aklına. Ayaklar altına alınca korkunu, cesaretin karşısında göğün secdeye gelişini izle.
Haşa diyecekler sana, sen de hoşt de onlara.
Ali Akçakaya